LİSE DEFTERİ



              60 yaprak, çizgili  okul defteri günlüğümün kapılarını Uçankuşa Açtım. 

           Lisede bir günlük tutuyorum, 60 sayfalık çizgili okul defteri, zira afilli bir defter olsa herkes günlük olduğunu anlar. Dikkat çekmesin istiyorum. Bir de 60 yapraklı, çizgili okul defterinden aldığım tadı hiçbir Ece Ajanda'dan almamışım. Kilitliler desen, az mı tokayla kilit açmadınız, o uyduruk kilitlere hiç güvenmem.
            Kısacası kimse okusun, anlasın istemiyorum. Kendime  bir alfabe yapıyorum küçüklüğümden beri, alfeben zaten vardı üzerine de bir şifreleme yöntemi geliştirdim, enigması sadece benim. Hem şifreliyorum, hem çözüyorum. En çok kullanılan harfler cümleye ve kelimeye göre 55 farklı şekle giriyor. Bazen farklı durumlara göre aynı harfleri, farklı harfler yerine de kullanabiliyorsun. Sürekli değişen, aktif bir alfabe. Çözülmesini imkansız hala getirmek için, her gün çalışıyor, yeni yöntemler buluyorum. Son haliyle Almanlar'a satmayı filan düşünüyorum. Kafayı öyle yoruyorum ki, üniversite sınavına aynı çabayı göstersem derece yapacağım. 
Neden bu uğraş peki? ben bu deftere ne yazıyorum? Nedir bu çok önemli bilgi? Sanırım, bir oturuşta bir kilo kuru pastayı, 2,5 LT Efe Kola ile yediğimi kimseler bilsin istememiştim. Bir de günlüğümü  ne alakaysa, utanmadan Vilhelm Ludwig Peter Thomsen'e yazıyorum. Kriptola Sally Kriptola !

 Sevgili Vilhelm Ludwig Peter Thomsen;


Bugün yine sabaha kadar Caesar 3 oynadım. Adeta Türk Belediyecilik anlayışına bürünmüştüm. Bütün ormanları yıkıp, yerlerine potteryler, evler filan yaptım. Sürekli ticarethanelerime, evlerime yer açmak için ormanları yok ediyordum. Mermer rezervlerim az olduğu için, biraz mermer ticaretine girişmem lazım.  Ticarete biraz hız verip, daha çok para biriktirip hipodrom yapacağım. Warehouseları fulledim. Çıkan isyanlardan sonra nüfus azaldı fakat, Caesar'dan borç alıp, hemen maaşları en yükseğe çektim. İnsanlar hücum etmeye başlayınca anında indirdim. Tanrılarla baş edemiyorum, sürekli bir tatminsizlik. 

Sınava hiç çalışmadığımdan sınav stresine biraz fazla girdim. Bu stresle baş edebilmemim tek yolu, 3 kilo pasta 2 lt Efe kola içmek olduğu için,  gene 2 lt Efe kola içip ve 3 kilo kuru pasta yedim. Annemler şimdiden yeterince endişelendiler. Delirdiğimi düşündükleri ve üzerime gelirlerse daha da delireceğimi bildiklerinden hiç bir şey demiyorlar, her istediğimi yapıyorum. Geçen babamı pota yapıp basketbol oynadım. Babam, psikolağa gitmek ayıp bir şey değil Selen, delilik de değil belki bu stresi atmana yardımcı olur gibi bir cümle kurdu. Canım babacığım, tabi ki delirmedim ama sınavı kazanamazsam elimde güçlü bir bahane olması lazım, bu gidişle de kazanamayacağım zaten. Vallahi kendim için değil sorduklarında "psikolojisi sınav stresinden çok bozulmuştu" diyerek sıyrılan siz olacaksınız

Anneme defterlerimiz gösterdim. O kadar okuyun diye önünüze bıraktım okumadınız günlüklerimi. Şu an kendimi öldüreceğim yazsam da okuyamazsın dedim. "Aman ne yazıyorsun ki sanki" dedi "bütün gün bilgisayar oynayıp yemek yiyorsun". Haklıydı da biraz. İstemiyor sanırım beni. Keşke ölsem. Kaçıcaaaam bu evden ama rahatım çok iyi, kaçıp napacağım. 

Yorumlar

Popüler Yayınlar